19 Mayıs 2016 Perşembe

Özgürlük ve Tam Bağımsızlık // Türk Fırtınası // Önder Karaçay

Özgürlük ve Tam Bağımsızlık // Türk Fırtınası // Önder Karaçay

s1
Özgürlük ve Tam Bağımsızlık // Türk Fırtınası // Önder Karaçay
“Tam bağımsızlık ekonominin ürettiği maddi değerlerin ülkemizde yaşayan Türk Milleti tarafından kendi adına üretilmesi ve eşit paylaşılmasıyla mümkündür. Tam bağımsız milli üretim ekonomisinin yolu kamulaştırmalar, küresel şirketlerin faaliyetlerinin yasaklanması, özel sermayenin olmaması devletin Türk Milleti adına zengin olmasıyla mümkündür. Bugün ki eşitsizlik sonucu batma noktasına gelmiş sistemle kişileri değiştirip, oyunu değiştirmemekle gidebileceğimiz bir yol daha kalmamıştır. Yarım kalan Atatürk devrimleri tamamlanarak ancak tam bağımsız bir milli üretim ve eşit paylaşım ekonomisi kurabiliriz. Gerçeklerle yüzleşmek işin yarısıdır.” // Önder Karaçay
12 Eylül 1980 askeri darbesi ile vatanımız ve Türk Milleti aleyhine başlayan ve bedelini bugün ödediğimiz felaketler şunlardı;
1- Asala Ermeni terör örgütü isim değiştirerek sözde Kürk milleti adına batının maşası olarak batı adına darbe öncesi Türk Milletine savaş açılmıştır. 35 yıllık maliyeti 40 binden fazla insanımızın ölmüş olmasının yanında 800 milyar dolardan fazla askeri harcama çöpe atılmıştır.
2- Darbe öncesi 24 Ocak kararları ile milli ekonominin sonu getirilmesi adına batının adamı Turgut Özal iş başına getirilerek küreselleşme, özelleştirme ve terör belasının daha da artmasının yolunu açmıştır.
3- 32 Sayılı Karar ile yabancı para serbestliği, borsanın açılışı ile milli ekonominin krizlerle tanışması ve siyaset+sermaye işbirliğiyle vurgunların vurulduğu yıllar başlamıştı.
4- Tam Bağımsızlığın kaybedilmesi adına yine 2001 yılı krizi bir bahane ile üretilerek işbirlikçi bankaların vurgun vurmalarının ve önemli kısmının satılması için batırılması, 28 Şubat sivil darbesinin yolunun açılması, doksan yıllık birikimlerin satılması için 1950’de başlayan ihanetin son darbeyi milli ekonominin tamamen tahrip edilmesi görevini üstlenen bugün ki hukuk tanımayan Cumhurbaşkanı işsizliği artırmış, ithalat patlamış, haliyle cari açık veren, borç ve tüketimle bile artık dönme imkanı üretim olmadığı için tıkanan, terörün siyasallaşmasını sağlayan, terörle halkı tehdit ederek rejimi yıkmaya kalkan bir ihanet süreci yaşanmıştır.
Bütün bu sermaye emrindeki 1950 sonrası siyasi zihniyetlerin yaptığı her işi sermaye belirlemiş birlikte halkın geleceğini çalmışlardır.
Bugün Türk Milletinin haklı isyanına karşı rejimi tek adam faşizmi ve polis devleti yaparak işlediği suçları hukuk önüne çıkmadan kapatmaya çalışan, örtülü ödenek adında hesapsız kitapsız para harcama hakkını kendinde gören, hesap vermeyeni verme niyeti olmayan sağlıklı olup olmadığı ikircikli düşünce ve tavırlarıyla sorun olan bir garabetle baş başayız.
Tam bağımsızlığımızı yok edecek her niyet ve faaliyeti engelleme özgürlük ve tam bağımsızlığa olan açlığımızı büyütmüştür.
Aslında toplumun uyuyan, uyuşan, teslim olan, satılan, sesi çıkmayan, sessiz kalarak destek olan, görmezden gelen, bana ne diyen yaşlar yüzünden kuruların da yandığı bir dönem yaşamaktayız.
Türk Milletiyle inatlaşan ihanet içinde olanlar vatanımızı ve milletimizi adeta bir felakete sürüklemektedirler.
Komşularımız başta Rusya, İran, Irak, Suriye ve kardeş devlet Azerbaycan ile dostluk ve komşuluk ilişkilerini geliştireceklerine Katar gibi Arabistan gibi bize her zaman düşmanlık eden ve hiçbir faydası olmayan ülkelerle hem zaman hemde büyük zararlar veren bir sorumsuzluk ilişkisi içindedirler. 3 bin Türk askerini Katar’a neyin karşılığında gönderdiniz?
İnşaatla, yolla, köprüyle bu ülkenin yürümeyeceğini anlamak için daha ne gerekiyor? Üstelik bu yatırımlar sermaye ve emperyalizmle işbirliği içinde küresel şirketlere yarar sağlamaktadır. İthal otomobil, ithal yakıt satılmasına yol açacaktır. Bu enerjiye ve dış ödemelere para bulmamızı zorlaştıracaktır. Rusya krizi ile meyve ve sebze dahil turizm gelirlerinden mahrum kalan ülkemize en büyük kötülük yine sizin akıl almaz sebeple iyi komşuluk ilişkisi yerine uçak düşürerek gereksiz zarara yol açmıştır.
6 milyon işsiz varken, 6 milyon Suriyeliyi ülkemize getirip kimlik vermeye kalkmak gaflet ve delaletin daniskasıdır.
Avrupa, Amerika ve dünya mafyasının artık düşmanımız olduğunu anlamak için daha ne bekliyorsunuz?
Eğer batı mandacılığına soyunmamış iseniz, niyetiniz BOP eş başkanlığı, terörle masa başı ve açılım ihaneti, Anayasa ve rejimi yıkarak faşist tek adam ve polis devleti kurmak değilse neden Amerikan üstlerini kapatmıyorsunuz? Avrupa Birliği bize ne verecek artık? Bizim neden Denizcilik Bakanlığımız yok? Siz Türk Milletinden yetki alıp sermaye ve batı emrinde iş yaparak sonunda işin nereye gideceğini hiç akıl edemiyor musunuz?
Neden işsiziz ve neden iş bulamıyoruz? Hukuk devletini ve adaleti neden öldürmeye kalktınız? Hala Yargının iş yapmasına neden engel oluyorsunuz? Bir gün size de adalet gerekmeyeceğini mi sanıyorsunuz? Adalete olan güveni kendinize olan güven gibi yok ettiniz. Kötü niyetli işbirlikçi sermaye sahiplerine mi güvendiniz?
Türk Mevsimi ihanetinin eğer bir parçası değilseniz paralel dediğiniz örgütü yok ederken kendi paralel yapınızı neden onun yerine uzatıyorsunuz? Tüsiad ve üyelerinin Mustafa Koç yönetiminde dünya mafyasıyla işbirliği yaptığını sağır sultanın bile duyduğunu siz nasıl duymadınız? Ya da işinize mi gelmedi?
Bizimde işimize yalan, hile, çalıp, çırpmak, doksan yıllık birikimleri yok etmek, işsizlik, terör, gelecek kaygısı, rejim, vatan ve Türk Milletinin geleceği konusunda yaptığınız ihanetler işimize gelmemektedir. Hesap verecek ve teslim olacaksınız. Yargının görevini yapmasına engel olmak en büyük suçtur.
Anayasa ve hukuk tanımamak en büyük suçtur. Anayasa der ki; Cumhurbaşkanının siyasi partilerle ilişkisi kesilir çünkü Türk Milleti adına siyaset üstü bir makamdır der. Siz sanki ülkede muhtarlarla görüşen yokmuş gibi her işe el uzatıyor, her atamayı ben yapacağım diyor, herkese iki dudağımın arasında niyetime göre bana kul olun mu demek istiyorsunuz?
En büyük kötülüğü biz Türk Milletine yaparken aslında kendinize de yaptığınızı ve her gün zararı, tahribatı daha fazla büyüttüğünüzü hatırlatarak siz bir kez daha uyarıyoruz. Hukuk devletinden vazgeçemeyiz. Anayasa ve niyetiniz neyse derhal vazgeçin yargının görevini yapmasını sağlayın ve teslim olun.
Önder Karaçay
Mobbıng Bank Türk Fırtınası Sır Kitabın Yazarı

1 yorum:

  1. “Tam bağımsızlık ekonominin ürettiği maddi değerlerin ülkemizde yaşayan Türk Milleti tarafından kendi adına üretilmesi ve eşit paylaşılmasıyla mümkündür. Tam bağımsız milli üretim ekonomisinin yolu kamulaştırmalar, küresel şirketlerin faaliyetlerinin yasaklanması, özel sermayenin olmaması devletin Türk Milleti adına zengin olmasıyla mümkündür. Bugün ki eşitsizlik sonucu batma noktasına gelmiş sistemle kişileri değiştirip, oyunu değiştirmemekle gidebileceğimiz bir yol daha kalmamıştır. Yarım kalan Atatürk devrimleri tamamlanarak ancak tam bağımsız bir milli üretim ve eşit paylaşım ekonomisi kurabiliriz. Gerçeklerle yüzleşmek işin yarısıdır.” // Önder Karaçay

    YanıtlaSil