24 Nisan 2016 Pazar

Yağız Atın Yağız Asyalısı // Dip Dalga // Önder Karaçay

Yağız Atın Yağız Asyalısı // Dip Dalga // Önder Karaçay

26a42aba-2568-4ab7-88b1-2594212edeff-medium
Yağız Atın Yağız Asyalısı // Dip Dalga // Önder Karaçay
Cansız sözlükten seçtiğim kelimelere can veriyordum,
Bizden sonra sahip çıkan olmazsa dönerler yine,
Başıboş ölü kelime sürülerine!
Gösterişli bir üstlüğe sarılmış her gördüğümüzü adam sanmaktan bıktık,
Beyaz dişlerinden hayat şimşekleri çeken,
Gözlerinden çöl ateşi çıkanların kum taneleri kör eder onları..
Zapt etmekte zorlandığımız bir yağız atı düşünün,
Ağzı gemle köpürmüş sürekli ufuklara doğru kişniyorsa,
Sürün atınızı özgürlüğe doğru!
Doğu medeniyetinin serhaddine varmış,
Asyalı haşmetini taşırdı üzerinde,
Atı, mızrağı ve kılıcıyla batı medeniyetinin köprüsünü yıkarak geçip geliyordu,
Çelik kalkanlarla şaha kalkmış bu yağız delikanlı hiç ürker miydi?
Sözleri gücünü inancının ahenginden,
Nidalarının azametinden,
Tezat ihanetlerin şimşeklerinden alıyordu.
Akla şaşkınlık veren bir hayat kaynağı,
Bağrından duygusuyla söze dökülüp akıyordu.
Ateşten parmakları ve elleriyle kalemine dokunduğunda,
Kelimeler garip bir akıcılık ve akılcılıkla canlanıyordu
Cansız sözlük elinde bir ışık gibi aydınlığa yüreği gibi yanıyordu!
Üslubu bir duygu yüklü hitabet dili gibi şakıyor,
Derinden gelen sesler gibi atasının gözleriyle,
Tarihten bugünün icabına bakıyordu.
Okuyanları bu adamı bağırıyor sanıyordu,
Yeni matbaa harfleri getirtmiş, cansız sözcüklere takıp,
Yürek meydanına duyguyla atıyordu.
Dini, cinsi, ırkı ihtirasları olanları kinlerinde boğuyor,
Şifa veren bir sertlikle kemale ermiş duygusuyla,
Mustafa Kemal Atatürk’ü hatırlatıyordu!
En hassas ve en mütenevvi cesareti özellikle almıştı atalarından emanet,
Dünyayı daraltan tüm yollara ve yollarda 4*4 şeritli bölünmüş çiziklere karşıydı,
Çünkü havası, suyu, yakıtı ve kendisi kazık bu illetin bir milli üretimi gerekiyordu.
Bu sebeple kelimelerinde arz, Asya, şimal ve cenup rüzgarları arıyordu,
Esrarengiz bir ıraklık ve sonsuzluk hissi vererek aidiyete doğru yaklaşırdı,
Bilinmeyen sırların sınırı ufki bir çizgide ve tarzda bir birlikte birleşirdi.
Cansız sözlükten seçtiği kelimelerin sihri ve sırrıyla,
Çokta fikre ihtiyaç duymadan atasının yaptıklarını hatırlatmak yetiyordu.
Gökyüzü tepesinde, denizler gözlerinde, toprak ufuk çizgisinde genişliyor,
Yüreği ele avuca sığmıyordu,
Çekilin yolundan yağız atın yağız Asyalısı Türkleri birleştirmeye geliyordu.
Önder Karaçay
Mobbing Bank Türk Fırtınası Sır Kitabın Yazarı

1 yorum:

  1. Doğu medeniyetinin serhaddine varmış,
    Asyalı haşmetini taşırdı üzerinde,
    Atı, mızrağı ve kılıcıyla batı medeniyetinin köprüsünü yıkarak geçip geliyordu,
    Çelik kalkanlarla şaha kalkmış bu yağız delikanlı hiç ürker miydi?

    YanıtlaSil