6 Haziran 2016 Pazartesi

Bankacıları Gelecekte Bekleyen En Büyük Tehlike Nedir? // Türk Fırtınası //Önder Karaçay

Bankacıları Gelecekte Bekleyen En Büyük Tehlike Nedir? // Türk Fırtınası // Önder Karaçay

13266769_239912523048358_1625771857_n (1)
Bankacıları Gelecekte Bekleyen En Büyük Tehlike Nedir? // Türk Fırtınası //Önder Karaçay 

Her insan kendine edindiği bilgi ve becerisine göre bir meslek edinir.
Edindiği meslekle hem kendini daha da geltirerek kariyer yapar, hem geçimini sağlar, hem de gelecekte yaşlandığında çalışamayacak yaşa geldiğinde emekliliği hak etmek ve sürdürülebilir bir gelir birikimi ister.
Bugün bankacılık sektörü bankacılara içler acısı ve günü kurtaran çalışan üzerinden kar eden bir zihniyete dönüştü.
Geçen gün yeni işten çıkarılan bir müdür arkadaşımla konuşuyorum. Neden işten çıkarıldığını sordum; gençleştirme politikası gereği işten çıkarıyorlarmış.
Oysa bu da ayrımcılık suçudur. Neden çünkü ülke çalışma ve emeklilik yasalarına göre bir kurumun karına göre çalışma ve insan yaşı ayarlanamaz. Kanun der ki; kadınlar 20 yıl 55 yaş, erkekler 25 yıl 60 yaşında emekli olurlar.
Bugün bankalar 35 yaşın üzerinde personel çalıştırmıyorlar.
Sormak gerekir; bu insanlar en güzel yıllarını size harcayacak sonra da işsizliğe ve emekli olmadan yaşamak bir haksızlığa mecbur kalacaklar.
Bunun neresinde adalet var?
Buna göz yuman Çalışma Bakanlığı ve bu tür davaları değerlendiren yargı bunun kesinlikle Anayasa ve çalışma yasalarına evrensel hukuka aykırı olduğunu ve bu tür işten çıkarmalarda çok büyük tazminatlar ödettirilmelidir. Hatta o insanların çalışması gereken yıl kadar o kuruma para cezası ve emeklilik hakkını veren bir karar çıksın bakalım bir banka daha kimseyi işten çıkarabiliyor mu?
Bu şartlarda sektörde yeni çalışan her bankacı arkadaşım çok tedirginler ve gelecek kaygısı içerinde mutsuzçalışmaktadırlar. Bankalar o devletin ve toplumun kamu kurumları olup kesinlikle battıklarında bedelini o toplum ödüyorsa, toplumun aleyhine kar için bu tür vahşi işten çıkarma kararları alan tüm bankalara çok ağır cezalar verilmelidir.
Bugün karlar eridiği ve paralar battığı için eleman çıkaran bankalara 2008 yılından sonra başlayan toplu ve tek tek keyfi elaman çıkarma niyetlerini nasıl açıklayacaklar?
Üniversite mezunları çok mecbur kalmadıkça bankacılık sektöründe çalışmak istememektedirler.
Bu şartlarda bankalar çalışan bağlılığı, istikrar, ekip kurmak ve aynı amaç için çalışan bir kurum olma başarısını, kültürünü kaybetmişlerdir.
Çok kar etmek hem kültür değil, hemde sürdürülebilir değil. Çünkü çok karın arkasında çok büyük balonlar olabilir.
Ekonomi çok terse gittiğinde o çok kar üretenlerin daha fazla tepetaklak olduklarını ve bugün en çok kar üretmekle övünenlerin en çok şube kapatan ve elaman çıkaranlar olduğunu görmek yine kar ile aldatmak amaçlıdır.
Çalışan üzerinde para kazanmak, tek kişiye üç kişilik iş yaptırarak tek kişinin geçinebileceği bir para vermemek basiretli iş ahlakına aykırıdır.
İnsanları kazanmak yerine, daha iyi ekip olmak yerine, kaynakları kısarak, işten elaman çıkararak, küçülenler bir daha hiç büyümeyecek kadar sürekli bir küçülmeden kendini kurtaramayacak sürecede girebilirler.
Bugün aslında yaşanan o süreçtir. Lastikleri patlak bir arabanın gidebileceği yol bellidir.

“Adaletin en büyük düşmanı her alanda özellikle toplum yaşamında kendi hallerinden memnun olan, olanı biteni sorgulamayan, anlamayan, anlamak istemeyen ve başına bir sorun geldiğinde de ortada kalan kölelerdir.” // Önder Karaçay 

Önder Karaçay
Mobbıng Bank Türk Fırtınası Sır Kitabın Yazarı

1 yorum:

  1. “Adaletin en büyük düşmanı her alanda özellikle toplum yaşamında kendi hallerinden memnun olan, olanı biteni sorgulamayan, anlamayan, anlamak istemeyen ve başına bir sorun geldiğinde de ortada kalan kölelerdir.” // Önder Karaçay

    YanıtlaSil