4 Nisan 2016 Pazartesi

Toprağın Kardeşi // İnsanlık Fırtınası Mensur Şiirleri // Önder Karaçay

Toprağın Kardeşi // İnsanlık Fırtınası Mensur Şiirleri // Önder Karaçay

toprak
Toprağın Kardeşi // İnsanlık Fırtınası Mensur Şiirleri // Önder Karaçay

“Hey insan hamurun toprak ve sudan, unutmuş olmalısın kendini ki; duramıyorsun çamurlaşmadan, çamur olmadan, çamur atmadan duramıyorsun.” // Önder Karaçay
“Bir çiftlikle hayvan çemberi vardı,
Doğayla iç içe yaşayan insanlara bakıyordum,
Saçları sanki vahşi bir gelişmenin sonucu,
Doğaya uymuş rengi bakır kırmızısı çalıyordu..
Lehçesi ise çetin sesler çıkarıyor,
Doğanın seslerine çok yaklaşıyordu.
Alnında ne hüznün ne de sevincin izi vardı,
Tabiat insanı kendine çevirmişti.
Doğanın insana en büyük iyiliği,
Ruhunu çelik zırhlı bir çelik külçesine,
Dönüştürmüş olması gerek ki,
Doğada insan bir başka dayanıklılık ibreti gibiydi.
Doğayı anlatırken insanı şaşırtan suçlu olarak;
Şairane bir kurnazlık gibi gösterirler şairleri
Yaşamak hünerinin aczi yüzünden,
Şehirlerde beton suratına dönen insanı,
Nasıl anlatsaydık acaba,
Sizin hoşunuza giden şiire nasıl koysaydık?
O yalana sizi inandırmak kolay olsa gerek,
Alışkanlığınız bu demek!
Kaf dağının arkasında bir cennet var desem,
Dağın adresini sokağını bile sorarsın ey insan,
Kalkar sonra kendini doğanın dışında bir yaratık gibi,
Gördüğünden olsa gerek gerçeğe uzak durursun.
Doğa sert insanla sert toprağın,
Boğuştuğu bir alan,
İnsanlıktan uzaklaşanı ne yapsın!”
Önder Karaçay

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder