30 Mart 2016 Çarşamba

Badem Gözlüler Aslında Kördü Çünkü Sütlü İnekleri Sağdırdılar Kendilerini Saydıramadılar // İnsan Sağımını Durduran Mensur Şiirler // Önder Karaçay

Badem Gözlüler Aslında Kördü Çünkü Sütlü İnekleri Sağdırdılar Kendilerini Saydıramadılar // İnsan Sağımını Durduran Mensur Şiirler // Önder Karaçay

headline
Badem Gözlüler Aslında Kördü Çünkü Sütlü İnekleri Sağdırdılar Kendilerini Saydıramadılar // İnsan Sağımını Durduran Mensur Şiirler // Önder Karaçay 

“Uyuyanları kapısına vurarak değil, yıllardır uyanmıyorsa gaflet ve delalet uykusundan ancak kafasına kafasına sözle vurarak uyandırabilirsiniz.” // Önder Karaçay
Ölen inek sütlü olmaya başlar demiş birileri, çok haklılar,
Kör öldüğünde de badem gözlü olmaya başladığı gibidir, anlatmak isterim bunu,
Oysa badem gözlü olmak gerçeği zamanında görebilmektir.
İnek ölmeden sütlü, sütü yaşarken inek sağılmalıdır,
Sütlü olduğunu da inek öldükten sonra öğrenilmelidir,
Dikkat çekenler bilirler sütlü ineği sağanlar,
İneği suçlar, ineği sağmaktan da asla vazgeçmezler,
İnek ölünce sağamayacakları için ve dikkati,
Sağken sağanlardan uzaklaştırmak için,
Ölen ineğin çok sütlü olduğu algısını yayarak,
Hırsızlığı kapatmaya çalışırlar.
Yaşayan inek sütlü, inek yaşarken sütü kimin sağdığı,
Sağarken neden ineğin çok sütlü olduğunun bilinmediği,
Öldükten sonra öğrenilmesinden daha önemlidir,
Bu önemi bir tek sorgulama yeteneğine sahip olan,
Kendini sağdırmayanlar bunu neden biliyorlar?
Aksi takdirde inek ve inekten çıkarı olması gerekenlerin sağıldığı,
Kölelik asla bitmez.
Küresel finansın hüküm sürdüğü her ülke insanı,
Bu zihniyet tarafından sütlü inek gibi görülürler,
Badem gözlüler ancak sağım bitip ölünce bunu gördüğünü sanırlar.
Borç ve tüketim köleliği uyuşturucu afyon gibidir,
Tembellik ve körlük üretir, sağdırarak öldürür.
Küresel bankerler yerli işbirlikçileriyle ülke insanı üzerinde,
Sayısızca sağım hesapları yaparlar,
İnsanı bu bankerlere müşteri yapan ülkelerin iktidarları,
İnsanların çıkarı için iktidar olduklarını, demokrasi, eşitlik gibi,
Söylemleri algı değiştirerek bu bankerlerin ceplerinin dolması için,
Asgari ücreti artırmaz, paraya ihtiyaç duyulması içinde,
Reklam gibi göster çek algı operasyonlarını da destekleyerek,
Köleliğe adeta insan çoğaltırlar, iş vermezler, iş üreten üretimi bitirirler,
Üç beş çocuk yapılmasını acaba neden isterler?
Sadaka kültürü operasyonları da bu sağımın başarısı içindir,
Paraya olan ihtiyaç ancak insan sağımını başlatabilir.
Bankerlerin istediği de budur zaten,
Her birey kendi borcunu artırırken, üretmediği için tembellik ederken,
Hem ülke borcunu artırır, hem de ülkenin batması için elinden gelenin fazlasını yaparlar,
Sütlü ineğin sağılmasına demokrasi adına katkısını sunar,
Sonra da köle ediyorlar bizi diye isyana dururlar, o vakit ne işe yarar,
Gerçeği zamanında badem gözlerle görmedikten sonra!
Bu sebeple bu insanlara okullarda sorgulayan eğitim verilmez,
Hiçbir okulda felsefe eğitimi neden yoktur diye bilinmez,
Din eğitimi ile uysal ve kolay sağılması gereken insanlar olarak yetiştirilirler,
Cebine şırıngayı takan cep doldurur, inek ölene kadar sağılmalıdır,
Ne kadar sütlü olduğunu da bilmeden ölür.
İnsan sağmak için borç verenin, borç alan üzerinde,
Sütlü inek sağımından bir farkı yoktur.
Bir borç bitmeden diğeri başlatılır, yeni ihtiyaçlarının ne olduğuna bile,
İnsan sağanlar karar verirler.
Reklamlar zaten gözüne ve nefsine batacak her kör bakışı başlatacak yerdedir,
Sütü bitince kör badem gözlü de olmalıdır,
Algının yönü değişerek yeni inekler ve yeni badem gözlüler sıraya girecek,
Borç ve tüketim köleliği bitmeyecektir.
Bir ülke ekonomisi batınca ilk yardıma koşanların borç verenler olması,
Çok dikkat çekici değil midir?
Yapılandırma yaparlar, yeni borç verme ve müşteri kaybetmeme adına,
Adeta takla atarlar.
Kendini sağdırmamak aklını ve vicdanını doğru kullanan insan işidir,
Bu kararlılık verdiği her karara bağlıdır sağılıp sağılmaması, köleliği kendi kararıdır.
Önder Karaçay

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder